1 Mayıs
Hikâye, 1 Mayıs 1919'da New York'ta geçiyor. Yale Üniversitesi'nden mezun olan iki eski arkadaşın, Gordon Sterrett ve Philip Dean'in etrafında dönüyor. Gordon, savaş sonrası hayatta zorluklar çeken, maddi sıkıntılar yaşayan ve eski sevgilisi Jewel Hudson tarafından şantaja uğrayan bir sanatçı. Philip ise başarılı ve varlıklı bir iş insanı. Hikâye boyunca, bu iki karakterin yaşamları arasındaki tezatlar ve dönemin toplumsal dinamikleri gözler önüne seriliyor. Ayrıca, hikâye, aynı gün şehirde gerçekleşen işçi protestoları ve ayaklanmalarını da arka plan olarak kullanıyor. Bir yandan uzayıp yüzlerce sayfalık metne dönüşmemesi kararında olmuş gibi gelirken diğer yandan da keşke daha ayrıntılandırılsaymış fikrine de kapılıyor insan okurken.
Fitzgerald, hikâyede üst ve alt sınıflar arasındaki derin uçurumu vurgulur. Gordon ve Philip'in yaşamları arasındaki farklar, dönemin ekonomik eşitsizliklerini yansıtıyor. Philip'in lüks içinde yaşaması ve Gordon'ın maddi sıkıntıları, savaş sonrası Amerikan toplumundaki sınıf ayrımlarını gözler önüne seriyor. Bir de bütün bu anlatı işçi protestolarının olduğu günde geçiyor.I. Dünya Savaşı'ndan dönen askerlerin topluma yeniden uyum sağlama çabaları ve yaşadıkları zorluklar, hikâyede başka bir önemli tema olarak karşımıza çıkıyor. Gordon'ın savaş sonrası yaşadığı depresyon ve hayal kırıklıkları, savaşın bireyler üzerindeki kalıcı etkilerini gerçekçi şekilde gösteriyor.
Hikâye, 1 Mayıs 1919'da New York'ta gerçekleşen işçi protestoları ve ayaklanmalarını arka plan olarak kullandığı için dönemin toplumsal ve politik çalkantılarını yansıtarak, hikâyenin atmosferini derinleştiriyor.
Fitzgerald'ın karakter derinlikleri, hikâyenin etkileyiciliğini artırıyor. Yazar, dönemin atmosferini ve karakterlerin iç dünyalarını ustalıkla tasvir ediyor. Ayrıca, hikâyede kullanılan semboller ve metaforlar, okuyucunun metni daha derinlemesine anlamasına katkı sağlıyor.
YORUMLAR